Kayıtlar

Haziran, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kağıt Helva

Resim
Birini seviyorsan onun için yapabileceğin en anlamlı şey değişmektir. [s.11] İnsan ilk defa gördüğü birine ilk defa görüyormuş gibi bakmalı. Daha evvel gördüklerine bakar gibi değil. Yani her yeni insan bir muamma demek; bilinmeyen bir şeyler var orada. Yeni yürümeye başlayan çocuklar bunu bilir. Böyle bakarlar işte her şeye, hayretle. [s.32] Dışadönük, kendini beğenmiş insanlara kıyasla içekapanık ve mütavzı insanların parıltısı daha azdır belki. Ama böyleleri oksijen gibidir. Varlıkları hemen anlaşılmasa da yokluklarında nefes almaz zorlaşır. [s.38] Sakın ola hor görme Pinhan, canları hor görme. Bak bu gayb alemine, bir kendini gör. Bak kendine, cümle mahlukatın özünü gör. Devri tamam olan gelir, devri tamam olan gider. Gelen gidende saklıdır; giden gelende saklı .[s.65] Rüyaları hep kadınlar arşivler. Ta genç kızlığında gördüğü rüyayı bir kenara not etmek, kız kardeşinin hamileyken gördüğü bir rüyayı bugün hala hatırlıyor olmak ve rüyalar üzerinden birbiriyle temasa geçmek kadınlara...

Saklı Lezzetler

Resim
Yaşamak yazmakla çelişiyormuş gibi görünüyorsa üstesinden nasıl gelinir? Bunu çok düşündüm. Gerçekte hiçbir çelişki olmadığının farkına varıncaya kadar düşündüm. Yaşamın yerini yazın alamaz, yazının yerini de yaşam. Bu çelişkiye ancak biri diğeri uğruna reddedilirse düşülebilir. Hayatı seven, yazını küçümseyemez, yazını seven de hayatı. Okumak aynı zamanda yaşamaktır; okuyarak yaşamak ve yaşamı okumak. Kendini okumayla sınırlandırmak sanatın yaşamsal gücünü , yani yaşantıyı reddetmektir. Çünkü yapıtın hem beslendiği kaynak hem de hedefi olan yaşam, yapıta kadar süren, yapıttan sonra devam eden "öbür ses"tir. Kişisel tarihimizin bazı anlarında bu iki yönden birini ihmal etmişizdir. Ya yazına odaklanarak yaşamı ihmal etmişizdir ya da yaşama kapılarak deneyiyimimizi yazında ifade etmeyi. Bu sonuca vardığımda rahat bir nefes aldım. Doğru açıdan bakıldığında metinler hala yaşamsaldı; yeni bir bakışla ele alınmaya değiyordu [s.9-11] SAKLI LEZZETLER -Mutfağa Felsefi Bir Yaklaş...