Kayıtlar

Nisan, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sivastopol

Resim
Fakat diplomatların çözmekten aciz kaldığı anlaşmazlığın barut ve insan kanıyla çözülmesinin daha da imkansız olduğu ortaya çıkıyor. Vaktiyle aklıma garip bir düşünce gelirdi: ne olurdu sanki, savaşan taraflardan birisi, diğerine, saflarından birer askere izin vermeyi teklif etseydi? Bu tuhaf bir şey gibi gözüküyor, ama niye denenmesindi ki? Sonra her iki taraftan da birer askere daha gitmeleri söylenebilirdi, derken bunu bir üçüncüsü, dördüncüsü, vd. takip ederdi, tâ ki her orduda yalnızca bir asker kalana dek (bunu yaparken daima iki ordunun da eşit güçte olduğunu ve niteliğin yerini nicelikle değiştirmenin mümkün bulunduğunu farzediyoruz). Sonunda, eğer, akıllı yaratıkların akıllı temsilcileri arasında ortaya çıkan bu cidden karmaşık anlaşmazlığın hâlâ savaş yoluyla çözülmesi gerektiği düşü nülüyorsa, ‘bırakalım kavga bu iki asker arasında yapılsın' derdik: pekala bunlardan biri şehri kuşatıp diğeri de onu savunabilirdi. Bu argüman bir paradokstan başka bir şey değilmiş b...