Kayıtlar

Eylül, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Savaş Uçuşu

Resim
Haylaz bir öğrenciyim... Şu güneşin tadına varmaktan da, yazı masasının tebeşirin, kara tahtanin çocuksu kokusunu içime çekmekten de zevk duyuyorum. İyice korunmuş bu çocukluğa öyle bir sevinçle dalıyorum ki! Evet, biliyorum: Önce çocukluk vardır, kolej ve arkadaşlar, sonra gün gelir ki sınava girilir. Bir diploma alınir. Gün gelir ki, yüreği üzüntüyle daralarak büyük bir kapıdan dışarı çıkar insan, o anda adam olmuştur birdenbire. Attığı adım daha ağır basar toprağa. Hayattaki yoluna girmiştir artık. Yolun ilk adımlarını atar. Silahlarını gerçek düşmanlara karşı kullanacaktır. Cetvel, gönye, pergel dünyayı kurmaya yarayacaktır artık, ya da düşmanları alt etmeye. Oyun moyun kalmamıştır! (s.5) Yazın rahatlığıyla ölüm arasında ne gibi bir çelişki olabilir, ortalığı saran tatlı hava bizimle alay eder gibi değil. Ama şöyle bir düşünce geliyor ak lıma: "Bozulup gidiyor bu yaz. Durakalmış bir yaz bu..." Bırakılmış biçerdöverler gördüm. Bırakılmış orak makineleri. Yol hendekleri...

Yoldaki Mühendis

Resim
Sevgili kızım, koruyucu meleğim, ne zaman ki Kudüs'ü gördüm, işte o zaman hayatın arzusunu hissettim. Sevimli kızım, Kudüs'ü anlatmak için kelimeler yetersiz kalır. Kokusu her şeyden güzeldir. Manzarası dünyanın bütün güzel manzaralarından çok daha güzel, çok daha harikadır. Kudüs simidi yapan bir fırından Kudüs simidi aldık. Kudüs'ün sokaklarında dolaşırken surlarına gelene kadar bütün simidi ben yemiştim. Bedenimi gazinonun pis yemekleri ve suyuyla kirletmek istemediğim için gazinoda ne yemek yemiştim ne de su içmiştim. Bu yüzden bayağı acıkmıştım. Allah'a yemin ederim ki dünyada Kudüs simidinin tadı gibi başka tat yok. Annemin yemeklerini çok sevmeme, Kore ve Amman'da en lüks lokantalarda, en güzel, en lezzetli yemekleri yememe rağmen hayatım boyunca Kudüs simidi gibi bir lezzet görmedim. Dünyada hiçbir tat Kudüs simidinin tadını geçemez. Kudüs simidi, mübarek Mescid-i Aksa'da ve çevresinde bulunduğu müddetçe hiçbir kuvvet, onu kirletemez! (s.54) Kızdım, ...