Kayıtlar

Temmuz, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Fatih Harbiye

Resim
​ Darülelhan'ın (Konservatuvarın) alaturka kısmında ud eğitimi alan Neriman, mensup olmakla iftihar ettiği Doğu kültürünü çok seven babası Faiz Bey'le on beş yaşından beri Fatih semtinde oturmaktadır. Yine bu semtte ta­nıştığı, babasına çok benzeyen ve Darülelhan'da kemençe eğitimi alan Şinasi ile yedi yıldır nişanlı­dır. Bütün mahalle, tahammül sınırlarını zorlayan bu nişanlılık ilişkisinin evlilikle bitmesini beklemektedir. Ancak Neriman'ın Darülelhan'da tanıştığı Macit, onun içinde yer etmiş Batılı bir hayat yaşama isteğini uyandırır. Neriman, Beyoğlu'nda, Harbiye'de yaşanan ışıltılı hayat tarzına imrenerek yaşadığı muhitten, evlerinden, babasın­dan, Şinasi'den ve hatta doğuyu temsil ettiğini düşündüğü kedisinden bile nefret etmeye başlar. Tramvay yoluyla birbirine bağlanan ama birbiriyle bağdaşması mümkün olmayan iki semt, Fatih ve Harbiye, aynı coğrafyada yaşanan bir kültür ve zihin geriliminin cepheleridir. Türk edebiyatının en üretken kalemi Pe...

Mecâlis-i Seb'a (Yedi Meclis)

Resim
​ Ey Sultan, ey Padişah! Sözümüzü halimizin özü kıl. (s. 30) * * * Hak dergâhına aşık olanlar, zenginliğin namaz darphanesinde yakarış akçesiyle niyaz sikkesi elde etmekten kaynaklandığına inanırlar. (s. 90) * * * Sadıklar, gönül akçesini hakikat madeninde ararlar ve ihlasın halis altınını oradan elde edip üzerine müşahade yazısı yazarlar. (s. 91) * * * Azizim, buğday gösterip arpa satan ve kara yüzlü koca karısını beyaza bürüyerek genç gösteren bu fani ve hilekâr gaddar dünyanın bu siyahlığı ve kara işleri, onun bu çirkin rengi sende tabiat olup çıkmasın sakın. Sakın ilâhî aynaya düşman olmayasın, yarasa niteliği ve gün ışığı düşmanlığı yerleșmesin sana. Gün ışığına düşman olmayasın sakın. (s. 45) * * * Sanma ki tek ​​ israf, birkaç kuruşu boşa harcaman ya da bir kaç yük buğdayı hesapsızca harcaman veya miras kalan büyük miktardaki malı boș yere eğlencede harcamandır. Asıl büyük israf șu değerli ömrü boşa harcamaktır. Öyle ki bir saatlik ömrü yüz...

Doğu Yolculuğu

Resim
​ Hizmetkâr Leo'ya, sanatçıların yarattığı imgelerin kesinlikle çok canlı olmasına rağmen, ​​ kendilerinin neden bazen yarım insan gibi göründüğünü sordum. Leo bana baktı, soruma şaşırmıştı. Sonra kucağındaki kaniş köpeğini yere bırakıp dedi ki: "Anneler de böyledir. Çocuklarını doğurup onlara sütlerini ve güzelliklerini ve güçlerini verdikten sonra kendileri görünmez olurlar, artık kimse onları arayıp sormaz." "Ne kadar üzücü," dedim, aslında pek de düşünmeden. "Bence, diğer tüm şeylerden daha üzücü değil," dedi Leo, "üzücü belki ama bir yandan da güzel. Yasa böyle gerektiriyor." "Yasa mı?" diye sordum merakla. "Ne yasası, Leo?" "Hizmet yasası. Uzun ömürlü olmak isteyen, hizmet etmek zorundadır. Fakat hükmetmek isteyen uzun ömürlü olmaz." "O zaman neden herkes hükümranlık peşinde?" "Çünkü yasayı bilmiyorlar. Hükmetmek için doğmuş olan çok az kişi vardır ve bunu neşe ...

Gelin Tacı

Resim
Tövbe, kalbin karalığını gideren ve makbul ameller yaptıran şeydir. Allah'ın rızasının hoş kokusu tövbede bulunur. Öyleyse durmadan tövbe edip Allah'tan bağışlanmayı dile! Bunu başarabilirsen, her anını çok bereketlendirirsin. (s. 17) Bir kişinin aklını ve zekasını ölçmek istediğinde, ona dikkat et, eğer sen ona birinden bahsettiğinde, kalkar da o kimsenin kusurlarını sayıp döker ve sonunda “Sen bana ondan hiç bahsetme, o şunu ve bunu yapmış biridir!” derse, bil ki o kişinin gönlü haraptır ve onda hiçbir marifet (irfan) yoktur! Buna karşılık, o sana onu iyi yönleriyle tanıtır ve yanlışlarından söz edildiğinde olup bitenin iyi yanını görmeyi dener ve "Belki yanılmıştır veya bir mazereti vardır yahut da o davranış ona uymaz!" derse, bil ki onun gönlü ölü değil diridir! Çünkü mümin, müslüman kardeşinin şeref ve haysiyetini koruyacak şekilde hareket eden kimsedir! (s. 28) Allah’ın muhabbetinin hazzını tatmadan sakın bu binayı (dünyayı) terk etme! (s. 32) B...

Fakr'a Övgü

Resim
Dinin hakikati, özne ve nesne arasındaki kutuplaşmayı çözer; velayetin reçetesini verir; yaratıldığı şekliyle ideal insana bakar ve ona Cenab-ı Hakk'ın yeryüzündeki iradesini gerçekleştirmek için hilafet verir; gizli hazineleri ortaya çıkarır; Allah'ın birliğinin tanığıdır; batıni anlamların anahtarını verir.(s. 17) Eğer insan, hayatındaki belli şeyleri değiştirmek istiyorsa, öncelikle kendi yetersizliklerini idrak etmeli, durumundan huzursuz olmalı ve bunun için bir şeyler yapmak istemelidir. (s. 24) İnsan bugün kendi cehennemini oluşturuyor. Cehennem, cehalet ve gafletten başka bir şey değildir. Cennet ise, içimizdeki ilahi hakikati açıkça bilmek, görmek ve tatmaktır. (s. 26) “... ve ruhun balıkları ilahi ağa güvenmeyi terketmeksizin yüzerler.” (Frithjof Schuon) (s. 31) Cenab-ı Hakk’a yakınlaşmanın tek yolu, onun rızasını kazanmaktır. Bu da kullukla mümkündür. (s. 43) İlahi düzenle uyum içinde kalarak, sade, haya sahibi, mütevazı ve mutedil insanlar olabiliriz. İn...