Kayıtlar

Bir Testi Su

Resim
Esas mevzu, "Şems Mevlana'ya ne verdi? Ne öğretti?" sorularının cevabıdır. Bu da, Şems'in O'na aklın esaretinden kurtulmanın yollarını öğretmesidir. Çünkü aklın hududu muayyendir. Arkası cinnettir. Gönlün hududu ise, sonsuzdur. Teskîn noktası da fena-fillahdır.  Şems, Celaleddîn-i Rümî'ye kendi özünü, sahip olduğu değerleri tanıtarak ayağındaki zincirleri kopardı. Çünkü Mevlana uçmaya hazır bir kartaldı. Şems, O'nun ayağındaki bu bağları çözdü. O'na gönül penceresinden öteleri gösterdi.  Bundan sonra Hazret-i Mevlana, ışık etrafındaki pervaneler gibi Şems'teki tecellînin cazibesine kapılarak yanmaya başladı. (s. 24) Mesnevi Bahçesinden Bir Testi Su Osman Nuri Topbaş

Tasavvuf - Kısa Bir Giriş

Resim
Bin yıldan daha fazla bir süre önce, doğu İran’ın Buşenc kentinde doğmuş Ahmed oğlu Ali adında bir şeyh, “Tasavvufun” mahiyeti konusunda çok az kimsenin belli bir fikre sahip olduğundan yakmıyordu. “Bugün” diyordu o, Arapça olarak, “Tasavvuf gerçekliği olmayan bir isimdir; ama eskiden isimsiz bir gerçeklikti.” Bugünlerde Batı’da, bu isim (Sufism) daha iyi bilinmeye başladı; ama gerçekliği, İslam dünyasında olduğundan daha da mübhem hale geldi. İsim yararlı bir etikettir; ama gerçeklik tanımlarda, tasvirlerde ve kitaplarda bulunmaz. (s. 35) Güzel olanı yapmayı kendi özel iş ve ilgi alanları olarak alanlar sufilerdir. (s. 41) Vahye dayalı hidayet olmadığında, insanlar kendilerini hakikatten perdeleyen gerçekdışı şeylere kaptırarak, cehalet ve yanılsama içinde bocalarlar. (s. 56) Tasavvuf - Kısa Bir Giriş William Chittick

Kitap Limanı kanalı hk

Resim
Kıymetli dostlar, WhatsApp kanalına dilerseniz  buradan  dahil olabilirsiniz. msaliheroglu

Tasavvufa Giriş

Resim
Hayatın manasını düşünmeden yaşamaya kodlanan modern insanın anlamsızlığı, gayesizliği bazı çıkar çevrelerinin istediği bir müşteri tipini meydana getirdi. Maneviyatı merkeze alan insan, modern-kapitalist tüketim anlayışı çarkının içine âdeta bir çivi sokar. Maneviyat, tüketim çarkına girmeyen bir insan modeli çıkarır ortaya. Hayatın anlamını nesnelerde değil kendisinde arayan insanlardır bunlar. Kendisine asli ve değişmez olanın zevki tattırılmadığı sürece insan, bozulan ve her gün değişen şeylere bağımlılığını arttıran bu çark içerisinde öğütülmeye devam etmektedir. Psikolojik olarak sıkıntıdadır çağdaş insan. "Kalpleri ancak O'nu anmak tatmin eder" yasası durmadan çiğnenmektedir çünkü. Modern insana, sahip olduğu şeyle anlam veriliyor; "Sen, neye sahipsen osun" deniliyor. Oysa geleneksel anlamda kişiyi insan yapan, sahip olduğu bilgilerle ne kadar tekâmül ettiğidir, neyin peşinde olduğudur. Mevlâna "Ne arıyorsan osun sen" der. (s. 10)  Allah’ın isim...

Alice Harikalar Diyarında

Resim
Alice içinden ve konuşmaya devam etti: "Lütfen bana hangi yolu izlemem gerektiğini söyler misiniz?" "Bu, nereye gitmek istediğine göre değişir," dedi Kedi. "Aslında nereye gittiğim pek umurumda değil..." dedi Alice. "O zaman hangi yolu izlersen izle, fark etmez," dedi Kedi. (s. 40) Alice Harikalar Diyarında Lewis Carroll Çev: Sinan Ezber Türkiye İş Bankası Kültür Yayınlar

Gönül

Resim
Natsume Soseki'nin Gönül romanı, modernleşmenin yol açtığı yalnızlık ve ahlaki bunalımları, Sensei'nin trajedisi üzerinden anlatıyor. *** Özgürlük, bağımsızlık ve bencillikle dolu bu devirde doğmanın bedelini yalnızlıkla ödüyoruz. (s. 48) Zeki olduğunu muhatabına kabul ettirip bunu gurur vesilesi yapacak kadar modern değildi hanımefendi. İnsan gönlünün daha derinlerinde yatan bir şeyleri önemsiyor gibi görünüyordu. (s. 54) Sen şimdi akrabalarının arasında 'Özellikle kötüdür diyeceğim biri yok gibi" dedin, değil mi? Sen cidden dünyada 'kötü insan' diye bir tip olduğunu mu sanıyorsun? Dünyada böyle kalıba sokabileceğin 'kötü insan' diye bir şeyin olması mümkün değil. Normal zamanlarda herkes 'iyi insan'dır. En azından hepsi 'normal insan'dır. Gelgelelim bıçak kemiğe dayandığında bir anda 'kötü insan'a dönüşmeleri işin korkunç tarafı. Bu yüzden temkini elden bırakamayız." (s. 89) Yatarken kendi geçmişimi düşündüm. Geleceğimi ha...

Aradığın Şey Kütüphanede Saklı

Resim
  Sağduyusu ve vizyonu yüksek bir kütüphanecinin kitaplar vasıtasıyla yönlendirdiği insanlar ve bu insanların güzelleşen hayatları... “Aradığın Şey Kütüphanede Saklı” kitabı 5 öykü/hayat ekseninde bir roman. Akıcı üslubu ile zevkle okunacak bir kitap. Kitaptan altını çizdiğim satırlardan bir kısmı: Ne olacağını asla bilemeyeceğimiz bir dünyada, şu an elimden gelen neyse onu yapıyorum. (s. 30).  "Bir gün dükkan açmak istiyorum. Bir antika dükkanı.” "Bir gün." Komaçi Hanım, sadece bu kısmı tekrar etti. Düz bir şekilde söylemişti ama aceleyle bir bahane bulmam gerekiyor gibi hissettim.  "Hayır, yani, işimi hemen bırakamam. Bir dükkan açabilecek kadar büyük bir meblağı öyle kolayca toplayamam. Bir gün yapacağımı söyleyip dursam da en sonunda bir hayal olarak kalır belki de.” "Hayal olarak kalacak demek." Komaçi Hanım başını hafifçe eğdi. "Bir gün dediğin sürece, o hayalin asla sonu gelmeyecek. Güzel bir hayal olarak sonsuza dek sürecek. Gerçekleşmeyecek b...