Benim Küçük Dostlarım

Çocukları pek severim. Hayatta her insanın bir zaafı bir iptilası vardır. Benim tek büyük zaafım da - Niçin itiraf etmemeli...- çocuk sevgisidir! Ve bu aşk yüzünden ışık çevresinde dönen pervane misali öğretmenlik mesleğine tutulup kalışım bundandır.


Yalnız sevimli, terbiyeli, zeki ve çalışkan olanları değil, -Böylesini herkes sever! - ben sevimsiz, somurtkan, haylaz, hatta aptal çocukları da severim. Bana "Öğretmenim" diyen ses, beni "Annem" diye çağıran ses kadar sevgili ve kıymetlidir.


Bir yaşından yirmi yaşına kadar her çocuk, bence zevkle okunmaya değer meraklı bir kitap; karşısında uzun uzun, hayran hayran düşünülecek bir bilinmeyenler alemidir.


Yirmi bir yıldan beri bu kitapları yaprak yaprak, satır satır okumaya ve anlamaya çalışıyorum. Fakat hala "Çocuk" adlı kitapta anlayamadığım, sökemediğim cümleler rastladığım olur. (s. 9)


Böyle başlıyor "Benim Küçük Dostlarım" kitabının önsözüne Halide Nusret Zorlutuna. Kitap, öğretmenlik yıllarında öğrencilerine dair tuttuğu hatıraları içeriyor. Özellikle öğretmen dostların okuyup istifade etmesi açısından tavsiye etmek isterim. Dil ve üslup açısından da oldukça güzel bir kitap. 


Bu vesileyle bu kitabı tavsiyesi için de Muhammed Murat Tutar'a ayrıca teşekkür ederim. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kibrit-i Ahmer'in Peşinde

Râvi

Müslümanların Gerilemesiyle Dünya Neler Kaybetti