Yabancı

Rollo May, "Kendini Arayan İnsan" isimli kitabında diyor ki:

Albert Camus'nün Yabancı isimli romanı toplumumuzda benlik bilincinin yitirilmesine dair çarpıcı bir anlatıdır. Hiçbir bakımdan olağandışı olmayan hatta "ortalama" bir modern insan diye nitelendirilebilecek bir Fransız adamın öyküsüdür. 

Annesi ölür ve o kendi adına belli bir karar almadan yahut farkındalık yaşamadan işe gider, rutin hayatına devam eder, bir ilişki ve cinsel deneyimler yaşar. Sonrasında bir adam vurur ve zihninde bunu kazara mı yoksa kendini korumak için mi yaptığı bile net değildir. 
Cinayetten yargılanır ve idam edilir, tüm bunları. da korkunç bir gerçekdışılık hissi içinde yaşar; sanki her şey onun başına gelmiştir: Kendisi bir şey yapmamıştır. 

Kitap tıpkı Kafka'nın hikayelerinde olduğu gibi baştan sona sinir bozucu ve şaşırtıcı bir belirsizlikle, pusla örülmüştür. Her şey sanki rüyada gerçekleşir, başkarakterin ne dünyayla ne kendisinin yaptıkları ne de kendisine yapılanlarla ilişkisi vardır. Yaşadığı görünüşte trajik olaylara rağmen cesaret göstermez veya çaresizlik hissetmez, çünkü kendisine dair herhangi bir farkındalığı yoktur. 

Kitabın sonunda idam edilmeyi beklerken George Herbert'in aşağıdaki dizelerinde ifade edildiği gibi belli belirsiz bir farkındalık yaşar:

Fırlatıp atılmış hastalıklı bir tekne...
Tanrım, kendimi kastediyorum.

Neredeyse ama tam değil; bunu dahi idrak etmesini sağlayabilecek kadar bir benlik bilincine sahip değildir. Roman kendisine tam anlamıyla "yabancı" olan modern insana dair dehşet verici ve çarpıcı bir tablo çiziyor. (s. 60, Kendini Arayan İnsan, Rollo May)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kibrit-i Ahmer'in Peşinde

Râvi

Müslümanların Gerilemesiyle Dünya Neler Kaybetti