Muhyiddin-i İbn-i Arabi’nin izinde devri âlem

Muhyiddin-i İbn-i Arabi’nin izinde devri âlem

MUSA KİRAZLIGİLLER

Merkezi İngiltere’de bulunan Muhiddin-i Arabi Derneği üyeleri, ünlü İslam düşünürünü daha iyi anlamak için onun yaşadığı şehirleri geziyor. Sevilla, Murcia ve Kurtuba’dan sonra Konya’ya gelen 24 kişi, Konevi’nin mezarını ziyaret etti.
Merkezi İngiltere’de bulunan Muhiddin-i Arabi Derneği üyeleri, İslâm mutasavvıfının yaşadığı yerleri gezerek felsefesinin izini sürüyor. 12. ve 13. yüzyıllarda yaşayan Arabi’nin düşüncelerini daha iyi anlamayı amaçlayan grup, diyar diyar dolaşıp ünlü mutasavvıfın eserlerine yansıyan mekânları yeniden solukluyor. Arabi’nin yaşadığı kentlerden Sevilla, Murcia ve Kurtuba’yı gezen dernek üyelerinin son durağı Türkiye’de Konya oldu. Yaşadığı çağa ismini yazdıran İbn-i Arabi hakkında paha biçilemeyen kitapların bulunduğu Yusuf Ağa Kütüphanesi’ni ziyaret eden akademisyen ve yazarlar, İbn-i Arabi’nin üvey oğlu ve en büyük öğrencisi Sadreddin Konevi’nin mezarını da ziyaret etti. Dünyada 500’ü aşkın aktif üyesi bulunan derneğin üyeleri, Konya’da Selçuklu döneminden kalma tarihî mekânları da gezdi. Arabi’nin düşüncelerinden etkilenerek araştırma ve akademik çalışmalar yapan 24 kişilik grup, Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi’ne giderek, İbn-i Arabi hakkındaki birçok temel eserin CD kopyalarını aldı.
İngilizler, adına dernek kurdukları ünlü İslam mutasavvıfı Muhiddin-i Arabi hakkında araştırmalar yaparak, öğretilerini çeşitli yayınlar ve etkinliklerle tüm dünyaya anlatmaya çalışıyor. Bu yöndeki gayretler, Muhiddin-i Arabi’nin görüşlerinin İngiltere’de keşfedilmesine sebep oldu. Batı’nın İbn-i Arabi’yi yeniden tanıdığını vurgulayan derneğin yayın sorumlusu yazar Stephen Hirtenstein, meşhur mutasavvıfın düşüncelerini tüm dünyaya anlatmak için etkinlikler düzenlediklerini aktarıyor. 1982 yılında İngiltere’de kurdukları derneğe birçok akademisyen ve yazarın üye olduğunu söyleyen Hirtenstein, yaptıkları gezinin amacını “İbn-i Arabi’nin yaşadığı mekanları görmek, hissetmek, fikirlerini ortaya koyduğu bu yerleri yaşayarak onun duygularını paylaşmak istiyoruz.” diyerek açıklıyor. Dernek, Muhiddin-i Arabi ile ilgili 4 adet kitap yayınladı, 37. sayıya ulaşan 6 ayda bir neşredilen dergi çıkardı. Basılan bütün kitap ve dergiler ise dünya genelinde birçok kütüphaneye gönderiliyor.
Ünlü düşünürün yaşadığı kentlere bir bir gittiklerini anlatan Hirtenstein, “Konya, Arabi’nin yaşadığı bir kent. Hem bu yönüyle hem de tarihi dokusuyla bizi heyecanlandırdı. Burada İbn-i Arabi’nin üvey oğlu ve Anadolu’daki en iyi takipçisi Sadreddin Konevi’nin türbesi ve onun hakkında yazılan eserler var.” diye konuşuyor. Hirtenstein, Cambridge Üniversitesi’nde sufizm eğitimi alırken Arabi hakkında yazılan bir kitap okuduğunu, daha sonra anlamaya çalıştığı tasavvuf düşüncesinin, birdenbire tüm yaşamını değiştirdiğini kaydediyor.
Muhiddin-i Arabi’yi anlatan ‘The Unlimited Mercifier” isimli kitabı olan Hirtenstein, “Arabi bir anahtar, o gerçeklerin kapısını açıyor. Onda bütün dünyanın ihtiyacı olan saygı, hoşgörü, sevgi ve gönüle hitap eden üslup vardır. O hem Doğulu, hem de Batılı. Biz de biraz Doğulu ve biraz da Batılı olmalıyız. Ona göre, bütün farklılıklar kendi içinde bir bütündür ve bugün ihtiyacımız olan farklılıkları anlamaktır. Farklılıklar kargaşaya değil, bir zenginlik olarak insanları buluşturmaya sebep olmalıdır.” ifadelerini kullanıyor. Dünyanın yüzyıllarca önce yaşamış bu İslam âlimi ile ilgili aslında çok az şey bildiğini dile getiren Hirtenstein, Arabi’nin felsefesini evrensel bir yaklaşımla değerlendirmeye ihtiyaç olduğunu, kendilerinin de hayatlarını bunu yapmaya adadıklarını anlatıyor.

Dernek üyeleri, 6 yıl önce Yusuf Ağa Kütüphanesi’nden çalınan Muhiddin-i Arabi’nin elyazması “Kitabul Ba’’ isimli eserini bir müzayedede görmüş, eserin Türkiye’nin Londra Büyükelçiliği’ne teslim edilmesini sağlamıştı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kibrit-i Ahmer'in Peşinde

Râvi

Müslümanların Gerilemesiyle Dünya Neler Kaybetti