Hidayet Rehberi

Bu kısa ve özlü eser, Allah'a kul olmanın edepleri, günahlardan korunmak ve sohbet adabı olarak üç bölümden oluşmaktadır. İmam Gazali, İhya'sını okumadan önce gençlere öncelikle bu kitabını okumalarını tavsiye etmektedir.

* * *

Ey genç! Allah'ın emirleri farzlar ve nafilelerden oluşur. Farz, sermaye olup ticaretin aslıdır. Kurtuluş onunla elde edilir. Nafile ise kârdır. Dereceler onunla kazanılır. (s. 25)

Eğer Allah seni tekrar uyandırırsa, bütün müslümanlara iyilikte bulunmaya karar vererek uyu. (s. 36)

Kim kendisini Allah Teala'nın yarattığı herhangi bir varlıktan daha hayırlı görürse, işte o kibirleniyor demektir. Bilmen gerekir ki gerçekten hayırlı olan, ahirette Allah katında hayırlı olan kimsedir. Bu ise son nefesle alakalı bir sırdır.

Kendin hakkında başkalarından hayırlı olduğuna inanman tamamen cahilliktir. Aksine bir kimseye daima "senden daha hayırlı ve iyi" düşüncesi ile bakman gerekir. Senden küçük birisini görürsen, "Bu Allah'a isyan etmedi ve ben ise günahkarım, onun benden hayırlı olduğunda şüphem yok." de.

Senden daha büyük birini görünce de, "Bu benden evvel Allah'a ibadet etmeye başladı, onun için mutlaka benden daha hayırlıdır." de.
Bir alim görürsen, "Bana verilmeyen bilgi ona verildi ve benim ulaşamadığım hakikatlere o ulaştı, benim bilemediğim konuları o biliyor. Ben nasıl onunla aynı seviyede olurum?" de.

Bir cahile rast gelirsen de ki: "Bu kişi bilgisizliğinden dolayı günah işliyor, ben ise bile bile günaha dalıyorum. Allah nezdinde benim günahımla ilgili kanıt cahilinkinden daha kuvvetli. Benim sonum ne olur bilmiyorum?

Kafir olan birini görürsen, "Belki yarın müslüman olur. Hayatını hayırlı bir amelle noktalar. Hamurdan kıl çekilir gibi, günahlarından sıyrılır. Ama ben -Allah korusun- belki Allah beni dalalete düşürecek ve kafir olacağım. Kötü bir amelle hayata veda edeceğim... Yarın ahirette o Allah'ın yakın kullarından, bense hüsrana uğrayanlardan olabilirim. Allah'ın rahmetinden uzak olabilirim..." diye düşünmelisin. (s. 91)

İnsanlar üç kısımdır:
1. Onlardan bazıları gıda gibidir. Onsuz yaşanmaz.
2. Bazıları da ilaç gibidir. Zaman zaman ona ihtiyaç duyulur.
3. Bir kısmı ise hastalık gibidir. Ona kesinlikle ihtiyaç yoktur. Ancak insan onunla imtihana çekilir. Ona ne ünsiyet edilebilir ne de kişiye bir faydası dokunur. Ondan kurtulmak için idare etmek, katlanmak gerekir. Böyle birisiyle karşılaşmanın eğer anlayabilirsen büyük faydası vardır. Bu da, onun hoşuna gitmeyen kötü hal ve hareketlerini görüp çirkin kabul ederek, ondan uzaklaşmaktır. Bahtiyar kişi başkasının halinden ibret alan kimsedir. Ve mümin müminin aynasıdır.

İsa (a.s.)'a denildi ki: "Seni kim terbiye etti?" O da, "Beni kimse terbiye etmedi. ancak cahilin cehaletini görüp o fiilden uzak durdum." buyurdu. İsa (a.s.) bu sözünde Nebî (s.a.v.)'e muvafakat etmiştir. "Eğer insanlar başkalarındaki hoşlanılmayan davranışları yapmaktan sakınsalardı, edepleri tam olur ve başka bir terbiyeciye ihtiyaç duymazlardı." buyrulur. (s. 106)


Hidayet Rehberi
İmam Gazali
Mütercim: Veysel Akkaya
İnsan Yayınları

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kibrit-i Ahmer'in Peşinde

Râvi

Müslümanların Gerilemesiyle Dünya Neler Kaybetti